Yunan ve Roma’da çok eski dönemlerden kalma metinler bulunmaktadır, Babil’in lüks olarak da adlandırılan Asma Bahçelerinin canlı resimleri bu metinlere eklenmiştir ve bu bahçelerin o dönemde nasıl oluşturulduğu konusunda bazı soru işaretleri günümüzde bile giderilebilmiş değildir.

Babil’in sıcak, 75 metre yüksekliğinde, yeşil ve iç rahatlatıcı görüntülere sahip olan Asma Bahçeleri’nin nasıl tamamlandığı ve nasıl yapıldığı gibi sorular her zaman bir soru işaretidir. Bugün için Babil’in Asma Bahçeleri ile ilgili bir cep telefonu kamerası ile çekilmiş görüntü asla bulunmamaktadır. O dönemden kalan çizimler dışında hiçbir net fotoğraf bulunmamaktadır.

Babil Kralı Nebukadnetsar II’nin, MÖ altıncı yüzyılda lüks Asma Bahçeleri’ni, bugünün İran’ın kuzeybatı kısmında konumlandırdığı, güzel bitki örtüsü ve dağlarına ev sahipliği yapan eşi Amytis’e hediye olarak inşa ettirdiği belirtiliyor. Neden dolayı hediye olarak böyle bir hediyenin seçildiği konusunda ise eşinin Asmaları çok sevdiği iddia edilse bile bu konuda net bir metin bulunmamaktadır.

O dönemde asmaların büyümesi ve yetişmesi için son derece başarılı bir sulama tekniği gerekiyordu. Bu konuda o dönemin en iyi mühendislerinin asmaların sulanması için üstün çaba gösterdikleri ve özel sulama teknikleri ile asmaların sulanmasını en iyi düzeyde sağladıkları belirtiliyor. Bölgenin sıcak olması ve coğrafi koşullarından ve asmaların su ihtiyacına bağlı olarak sulamanın en önemli konu olduğu o dönemden günümüze kadar bilinen en iyi gerçeklerden bir tanesidir.

Asma Bahçeleri’nin bugün bile aktif olarak bulunduğu yerde çalışmalar yapılmaktadır ancak herhangi bir eser bulunamamıştır. Ancak yeraltında Asma Bahçeleri’nin bulunduğu bölgelerde kalıntıların olabileceğine inanılsa da, özellikle İran’ın bu konuda çalışmalar yapmadığı tahmin edilmektedir. Son yıllarda çok ciddi krizler yaşanan İran’da Babil’in Asma Bahçeleri’ne ait araştırmaların tamamen sona erdiği görüşü hakimdir.

İngiltere Oxford Üniversitesi’nde Oriental Enstitüsü’nün bir parçası olan Dr. Stephanie Dalley, neden dolayı bugüne kadar İran’da Babil’in Asma Bahçeleri’ne ait bir kalıntı bulunamadığı konusunda ise hiçbir zaman Babil’in Asma Bahçeleri’nin inşa edilmediğini veya İran’da bilinen bölgede inşa edilmediğini iddia etmektedir.

Bazı tarihçiler Asma Bahçeleri’nden herhangi bir eser bulunamıyor olmasının sebebi olarak sadece görsellerde kaldığını iddia ederken, bazıları ise yerlerinin farklı olduğunu ve bu sebeple bir eser bulunamadığını belirtmişlerdir.

Babil’in Asma Bahçeleri, antik bahçelerdir ve Dünyanın Yedi Harikasından biri olarak kabul edilmektedir. Babil’in sarayına en yakın yerde konumlandırıldığı tahmin ediliyor olup, bu saraydan da herhangi bir kalıntı günümüzde bulunmamaktadır.

21. yüzyılın başlarında, Asma Bahçelerinin yeri kesin olarak bilinemiyor olsa da, bugün için bu konuda özellikle İngiltere ve diğer bazı ülkelerde araştırmaların devam ettiği, eski yazıların incelenmeye devam edildiği, özellikle Yunanistan ve İtalya’nın bu konuda bazı çalışmalarda bulunan uzmanlar ile aktif olarak çalışmalar yaptıkları bilinmektedir.

Bazı araştırmacılara göre aslında Babil’in Asma Bahçeleri’nin asla özel olarak kurulmadığı, bunun yerine Babil’in Sarayı’nın üzerine inşa edildiği ve daha sonrasında çürüdükleri iddia edilmektedir. Ancak aynı zamanda bu sarayın tam olarak nerede olduğu ve nasıl olduğu konusu bilinmediğinden ve bir yeşil bitki türleri arasında olan asmanın yüzyıllar içerisinde çürüyerek geride kalıntı kalmamasının mümkün olduğundan Saray’ın üzerine yerleştirilmiş olduğuna dönük inanç bulunmaktadır.

Oxford Üniversitesi’nden yapılan açıklamalarda, eski bir bilim adamı olan Dalley, Kral Sennacherib’in eski metinlerinin kendi “rakipsiz sarayını” ve “tüm insanlar için bir harikayı” tanımlayan çeviriler bulmuştur ve bu çevirilerde bazı özel bilgilerin yer aldığı belirtilmiştir.

Bugün Saray’ın üzerinde veya çatısında olduğu iddia edilen Asma Bahçeleri hakkında bazı bilim admları olumsuz görüş bildirmeye devam ederken, bu konuda Asma Bahçeleri’nin bir çatıda olmak yerine büyük bir alanda olduğuna inandıklarını dile getirmektedirler.

Irak’ın modern şehri Musul yakınlarındaki Nineveh çevresinde yapılan son kazılarda da Babil’in Asma Bahçeleri’ne dair bazı detaylar elde edilmiş olup bu detayların kesin olarak bu konu ile ilgili olup olmadığı bilinmemektedir.

Dalley’e göre, Babil’in Asma Bahçeleri’nin yerinin kesin olarak saptanamıyor olmasının ve sürekli olarak hakkında farklı yer ve bölge iddialarının olmasının nedenini M.Ö. 689’da Asur’un Babil’i fethetmesinden doğan bir duruma işaret edebileceğine işaret etmektedir. O dönemden kalan kalıntıların yakılmış, parçalanmış veya bir şekilde yok edilmiş veya değiştirilmiş olabileceği belirtilmektedir.

Dalley’in iddialarının ne kadar doğru olduğu bilinemez ancak fethedilmesinden hemen sonra özellikle de Babil’in Asma Bahçeleri’nin yıkılmış olabileceği bile iddia edilmektedir.

Çok İhtişamlı Olduğu Tahmin Edilmektedir

Bugün için Babil’in Asma Bahçeleri’ni gören hiçbir insan olmadığı için net olarak bu bahçelerin nerede olduğu ve nasıl olduğu konusu asla bilinmemektedir. Ancak resimlere ve eski dönemden yapılan çizimlere bakıldığı zaman o döneme göre olmasının ötesinde bugün bile özenilecek bir lüks görüntüde olduğu ve özel merdivenler ile döşeli olup taş yapıların arasından yemyeşil görüntüler oluşturduğu resmedilmektedir. Taş yapıların krem renginde olduğu ve günümüz Şanlıurfa ve bölgede kullanılan betonarme yapılara oranla taş yapılara benzediği tahmin edilmektedir. Resimlerde de her zaman taş yapıların rengi krem rengine benzer renklerde resmedilmiş olup eski Roma çizimlerinde ise keskin renk hatları görülmemiştir.

Babil’in Asma Bahçeleri konusunda Osmanlı dönemi ve mevcut Türkiye Cumhuriyeti arşivlerinde bir bilgi olup olmadığı da daha önce asla yayınlanmamıştır. Varsa bile bugün için bu konuda bir bilgi mevcut değildir.




Kategori: