Türkiye ekonomisi son 5 yıldır inanılmaz büyük krizler yaşadı. ABD Başkanı Trump’ın Rahip Brunson ile ilgili tweetleri sonrasında Türkiye ekonomisine ciddi bir darbe indirdiği ve bunu bir tweet ile yapması çok konuşulmuştu. Ancak Türkiye ekonomisinin sadece bu olaydan değil, birden çok daha farklı sebepler dolayısı ile çok iyi durumda olmadığı bilinen bir gerçek.
Washington yönetimi dahil dünyanın birçok ülkesi ile arası bozuk olan Türkiye’nin özellikle de bu konudan dolayı istediği ticaret anlaşmalarını elde edemediği biliniyor.
Ekonomi Kötüye Gidiyor, Kiralar Rekor Kırıyor
Oturulması mümkün olmayan evlerin 2.000 TL’lere kiraya verildiği Türkiye dünyada açık ara en fazla kira maliyeti yüksek olan ülkeler arasında ilk sırada (gelirine göre) yer alıyor olabilir. Hong Kong kiraları ile meşhur olmasına rağmen gelirler ve giderler hesaba katıldığında Türkiye’de kiraların çok daha fazla olduğuna kesin gözüyle bakılmakta.
Özellikle 3 büyükşehirde yaşanan kira artışlarının yanında ev bulabilmek pek mümkün olmuyor. Bugün kiralanmak istenen ev en fazla 3 gün içerisinde tutulurken, bu süre son corona virüsü döneminde standart popüler bir semtte 7 günü aşmış durumda.
Türkiye’de ekonomi kötüye giderken vatandaşın büyük gider kaleminin 1. bölümünde kira giderleri geliyor. Birçok ülke bölgesel olarak maximum ne kadar kira alınabileceğine dair düzenlemeler yaparken ve artışları belirli oranda tutarken Türkiye’de ise hiçbir bölge için maximum kira yasası veya uygulaması maalesef ki bulunmuyor.
Bir bölgede ortalama kira fiyatları 2.000 TL ise bir ev sahibi evini 5.000 TL’ye kiraya verebiliyor ve bu durum diğer evlerin kiralarını gereksiz zenginleşmeye yol açacak şekilde güncellenmesine sebep oluyor. Ancak yasal olarak bir kira düzenlemesi olmadığı için özellikle de bu durumun uzun yıllar boyunca devam etmesi bekleniyor.
Talep Çok Fazla Değil Ama…
Türkiye’de eski evlerin yenilenmesi zamanında yapılmıyor. 60 yıllık binalar bile bugün aktif olarak kiralanmaya devam ediyor. 40 yıl süresine dikkat edilmeyen evlerin sayısı son derece fazla ve bu evlerin büyük kısmı büyük araziyi kaplarken aynı zamanda çok az daire sayısına sahip. Bu durum özellikle de son dönemde çok ciddi ev eksikliğine sebep olurken talepte normal seviyede olunca ev bulmayı imkansız hale getiriyor.