Kehribar, dünyanın en eski ve en güzel hazineleri arasında bulunmaktadır. Kehribar taşı son yıllarda özellikle geçmişe oranla çok daha fazla ilgi çekmektedir ve yüksek fiyatlara satılan kolyeler ve benzer ürünler sürekli olarak satışa sunulmaktadır. Kehribar taşının bu kadar ilgi çekiyor olmasının ardında sadece taşın güzelliği ve görüntüsü değil, aynı zamanda içerisinde barındırdığı kehribar taşı faydaları bulunmaktadır.
Taş Devri’nden beri aktif olarak kullanılan kehribar özellikle de Tanrı’nın Gözyaşları, Güneş’in Parçacıkları olarak da adlandırılmaktadır. Ancak kehribar taşının özellikle de ilk çıkış noktası ve ilk kim tarafından bulunduğu, görüldüğü konusunda geçmişten beri bir bilgi maalesef bulunmamaktadır.
Kehribar, ne bir kristal ne de bir mineral değil, doğanın biyolojik bir ürünü olan, yoğun, tarih öncesi ormanlarda yaşayan ağaçlardan sızan ve milyonlarca yıl boyunca fosilleşen koruyucu bir reçine olan küçük bir organik mücevher sınıfına ait bir taş olarak tasvir edilmektedir.
Kehribar taşı faydalarının çok olmasından dolayı günümüzde de çok fazla kullanan insan bulunmaktadır. Hafızaya yardımcı olduğu, unutkanlığa iyi geldiği ve iyi enerji verdiği iddia edilir. Taş ve fizik uzmanları özellikle kehribar taşı zararları ve faydaları konusunda çok farklı açıklamalar yapmaktadırlar.
Bu taşın en önemli faydalarından bir tanesi vücudu canlandırıcı olmasıdır. Vücudun canlı olmasında ve özellikle de iyi enerjiye sahip olmak konusunda insan vücuduna son derece iyi geldiği bilinmektedir. Genellikle canlandırıcı etkisi olduğu bilinir. Özellikle canlılık, daha pozitif enerji ve yorgunluğu alıcı, hafızayı güçlendirici bir taş olarak tanınmasına rağmen bazı uzmanlar saçlar ve vücut kılları üzerinde de kehribar taşının canlandırıcı etkisini gösterdiğine inanmaktadır. Daha parlak cilt, daha parlak kıllar (saçlar) için faydası olduğu belirtilir.
Binlerce yıldır bilinen kehribar taşı çok uzun zaman önce insanlar tarafından sağlık amacı ile kullanılmıştır. O dönemde bazı sağlık sorunlarında kehribar taşının insanlara iyi geldiği ve o zamanın tabipleri tarafından aktif olarak bazı insanlar üzerinde kehribar taşının kullanıldığı belirtilmiştir.
Bazı araştırmalarda bu taşın o dönemde psikolojik sorunlar yaşayan insanlar üzerinde denendiğine dönük bilgiler bulunmaktadır. O dönemin tabiplerinin kehribar taşını insanlar üzerinde nasıl kullandıkları ve ne şekilde tedaviler uyguladıkları %100 kesin olarak bilinmiyor olsa da, bugün bile bazı psikolojik sorunları olan insanların kehribar taşının enerjisine ve gücüne güvenerek kolye ve benzer ürünleri takarak sorunlarından kurtuldukları, arındıkları düşüncesinin hakim olduğu bilinmektedir.
Kehribar taşı tıbbi olarak ve su, yağ veya bal ile karıştırıldı ve bir “sağlık iksiri” olarak hastalar üzerinde kullanıldı. Sağırlık ve görme bozuklukları, ateş ve mide rahatsızlığı, astım, gut, romatizma, yaralar ve enfeksiyonlar, epilepsi ve plak tedavisi için bir merhem-krem olarak kullanılmıştır. Eski dönemlerde özellikle de kehribar taşının su içerisine toz halinde katılarak hastalara verildiği, bu hastaların bir kısmını iyileştirdiği iddia ediliyor olsa da günümüzde bu tür yöntemler artık uygulanmamakta, bunların faydadan çok zarar sağlayacak olduğuna inanılmaktadır. Ancak çok uzun yıllar önce tıp dünyasının olmadığı, herhangi bir ilacın bulunmadığı gezegenimizde insanların bu yöntemleri kullanarak kimyasal maruz kalmamış bedenlerine bu tür taşlar ve benzer doğal ürünler ile şifa bulmalarının mümkün olabileceği de uzmanlar tarafından dile getirilmektedir. Bazı uzmanlar kehribar taşının özellikle krem olarak uygulanmasında herhangi bir sakıncadan çok yarar sağlamış olabileceğini dile getirirken, toz halinde içilmesinin doğuracağı etkilerin bilinmediğine değinmektedirler.
Kehribar taşı aynı zamanda çok eski yıllarda insanlar tarafından tütsü olarak kullanılmıştır. Bunun amacı ise kehribar taşının kötü ruhları bölgeden uzaklaştıracağı ve kötü ruhların yeniden gelmesini engelleyici etkisi olduğu belirtilmiştir. Kötü ruhlara, görünmeyen varlıklara karşı çok sayıda açık alanda ve kapalı alanda tütsü ve benzer şekilde kehribar taşının yakıldığı, bazı durumlarda ise kehribar taşının ateş üzerine konarak yakılmaya bırakıldığı ve bu sayede kötü ruhlardan özellikle arındırmaya yardımcı etkisi olduğu bilinmektedir. Kehribar taşı sadece bunlarla da sınırlı olmayarak farklı sebeplerle de kullanılmaktadır. Bazı insanların kehribar taşını yemeklerde kullandığı bilinmektedir. O dönemde mide sorunları ve benzer sorunlara karşı su ve benzer ürünler yerine aktif olarak yemeklerde kullanılmasının sebebi olarak mide sorunlarına yemekle beraber daha iyi geleceği inanışından kaynaklandığı belirtilmektedir.
Kehribar taşının yakıldığında çam benzeri kokusu olduğu bildirilmiştir. Çok eski yıllarda bu sebeple kötü kokuları yok etmek için tuvaletlerin yapıldığı alanlar ve benzer alanlarda da aktif olarak yakılarak kullanıldığı, ancak bitki özütü halinde yakıldığı bildirilmiştir. Bu konuda araştırmalar pek fazla olmadığı için kesin bir bilgi bulunmamaktadır. Kehribarın çam türünün örneğinden olmasının buna sebep olduğu, doğal olarak çam gibi kokmasının beklenen bir sonuç olduğu ise daha sonraki yıllarda ortaya çıkarılmıştır.
Kehribar, birkaç ağaç reçinesi (çoğunlukla soyu tükenmiş olan Hymenaea türünden), bitki malzemeleri, uçucu bir yağ ve süksinik asitten oluşan bir hidrokarbon karışımıdır. Sarı renktedir ve yarı yumuşak, yarı sert görünümdedir.
Reçine yoğunluğuna bağlı olarak değişim gösterebilir. Böceklerin ve mantarların neden olduğu hastalık ve yaralanmaları gidermek, kırık dallar üzerinde iyileşmek veya hızlı büyümenin yol açtığı stresi önlemek için bir koruma mekanizması olarak bitkinin bir bağışıklık sisteminin onarımı sonucunda ortaya çıkar ve bu sayede insanlar tarafından kullanılır. Eski ormanların reçineleri ağaçlardaki iç çatlakları doldururken, dış kabuğa kadar ulaşıp, böcekleri, örümcekleri, annelidleri ve diğer küçük organizmaları, odun ve bitki maddelerini, tüyleri ve hatta saçları ağacın içerisine hapsetmiştir. Ağacın içerisinde kendisine yer yapan bazı küçük canlıların reçine kaplanması sonucunda çıkamadıkları ve burada öldükleri bilinmektedir.
Kehribar Taşı Kullanımı
Bu taşı bebeklerinizin kıyafetlerine, çocuğunuzun kıyafetlerine bir yere ekleyerek onları negatif enerjiden koruyabilirsiniz. Yaygın inanışa göre kehribar taşının en etkili olduğu insanlar bebekler ve çocuklardır. Negatif enerjiden korumak istediğiniz bir çocuk veya bebeğin korunması için kehribar taşını aktif olarak kullanabilirsiniz. Ancak özellikle bebeklerde bu taşın kolye ve benzer bileklik tarzı olarak kullanılması yerine küçük bir parçanın yatağına iliklenmesinin daha doğru ve güvenli olabileceği unutulmamalıdır.
Çocuklarda ise kolye, bileklik ve benzer bir aksesuar olarak kehribar taşının kullanılması uygun olabilir. Bu durumda çocuk negatif enerjiden korunur ve pozitif kalabilirken, aynı zamanda şık bir aksesuara sahip olacaktır.
Bir hastalıktan korunmak, yaraların daha çabuk iyileşmesi beklentisi ve benzer konularda da kehribar taşının faydalı olduğu bilinmektedir. Doğal taş uzmanlarına göre özellikle bir yaralanmadan kaçınmak, kazalardan ve belalardan uzak kalmak, negatif olayların etkisinde kalmamak için uygun olan tüm insanların kehribar taşını kullanması gerekir. Kehribar taşının yetişkinlerde daha büyük olarak kullanılmasının daha fazla katkı ve fayda sağlayacağı, daha koruyucu etkisi olacağını iddia eden doğal taş uzmanları mevcuttur. Bazı doğal taş uzmanları ise küçük bir kehribar taşının bile yetişkin bir insanı korumaya eğer ki gerçek kehribar taşıysa mümkün olabileceğini bildirmiştir.
Şanslı bir taş olarak da bilinen kehribar taşı şansı size çeker. Altın rengine benzeyen rengi ile aşkı simgeler ve doğal sakinlik, rahatlama etkisi yaratır. Aşk ilişkilerinde faydalı olduğu ve aşkı size çekeceğine inanılır.
İktidarsızlık ve doğurganlık sorunlarında da kehribar taşının çok faydalı olduğu iddia edilmiştir. Ancak günümüz tıp uzmanları bu duruma asla inanmadıklarını, bunun bir taş ve benzer ürünle olmayacağını iddia ederken, günümüzde doğal taş uzmanları da bu inanışın yanlış ve hatalı olmasa bile bir sağlık sorunu yoksa mümkün olabileceğini belirtmektedir. Örneğin bir kişinin daha kısa sürede hamile kalmak için kehribar taşı kullanmasının doğru olabileceğine değinilirken, kısırlık sorunu olan bir kişiye yardımcı olmayacağı bilinmektedir
Kehribar taşı faydaları bunlarla da sınırlı değildir. Araştırmalar negatif enerjiyi götürmesinden öte aynı zamanda insanda hafıza sorunlarını engellediği, birçok konuda insana fayda sağladığı ve baş ağrısı ve benzer sorunlara da iyi gelebileceğini göstermiştir. Kehribar taşı endişeyi giderir ve olumsuz ruh hallerinden sizi koruma altına alabilir, bu sayede endişeye bağlı baş ağrıları ve benzer sıkıntılar yaşamanızı engelleyebilir.
Kehribar taşını kendinizde kullanmadan önce mümkünse kehribar taşı tütsüsü ile evin her odasının kötü ve negatif enerjiden arındırılması önerilir. Ardından kehribar taşının evin bir yerine konması ve bunun yanında kolye ve bileklik olarak üzerinize takılması önerilir. Evin her odasında belirli süre tütsü yakmak yerine sadece bir noktada tütsü yakmak yeterli olacaktır. Aynı zamanda kehribar tütsüsünü sık sık kullanabilirsiniz ve herhangi bir sakıncası yoktur. Aksine psikolojinize iyi gelebilir.