Son yıllarda Türkiye’de çok fazla hayvana ve insana işkence, suç haberleri gördük, duyduk ve duyacağız. Uzmanlara göre cezaların az olması, suçuların çok hafif cezalar ile kurtuluyor olması ve özellikle de ekonomik durumu yerinde olan kişilerin iyi avukatlar ile ceza almaktan daha çabuk ‘sıyrılıyor’ olması suç işleme oranlarının özellikle masum hayvanlara karşı daha fazla arttığına dikkat çekiyor. Buna ister canilik, isterse vicdansızlık sıfatı yakıştırılsın hiçbiri bu suçların işlendiği ve işleneceği gerçeğini asla değiştiremiyor.

Cezaların arttırılmaması ve daha fazla ceza verilmemesi durumunda suçların artacak olduğu bugünden öngörülürken, bugün Türkiye’de hala sokağa bırakılan hayvanlar için herhangi bir ceza verilmiyor. Kendisini ”hayvansever” olarak gören bazı kimseler sadece belirli zaman mutlu olmak, çevresinin ilgisini çekmek gibi nedenlerle aldıkları hayvanları bir süre sonra sıkılarak sokağa bırakıyor, ormana atıyor veya öldürüyor. Bunlar hiçbir zaman için ceza almıyor. Belçika, Almanya ve Fransa gibi ülkelerde sokağa hayvan bırakılmasının çok büyük cezaları bulunuyor ve bu ülkelerde özellikle hayvan karnesi gibi sistemler köpek ve kedilerin sürekli olarak takibini de beraberinde getiriyor.Sokak Hayvanları: Nasıl Önlemler Alınmalı?

Türkiye’de mevcut sistemde ise sokak hayvanlarının sayısının sürekli olarak artışını adeta destekleyen ”cezasızlık” ortamı var ve bu ortam dolayısı ile çok sayıda hayvan sokağa salınarak evinden koparılıyor.

Neden sokak hayvanları toplanmıyor?Sokak Hayvanları: Nasıl Önlemler Alınmalı?

Sokak hayvanlarının toplanmıyor olmasının ardında yatan en önemli sebep kanunlar bunu yasaklıyor. Kanun bunu yasaklamasa bile belediyeler sokak hayvanlarını toplayıp ne yapacak? Bu konuda soru işaretleri bulunuyor. 8 milyon sokak hayvanının bir arada yaşaması barınaklara kapatılması mümkün değil.

Neden barınaklar oluşturulmuyor? Bunun da yanıtı basit. Barınaklar oluşturulsa bile bunların maliyeti milyarlarca lira tutabilecek kadar fazla ve bu maliyeti karşılamanın ötesinde karşılanabilse bile köpeklerin hepsinin bir arada tutulabilmesi ve sürekli bakımlarının yapılabilmesi mümkün değil.

Sokak köpekleri ve sokak kedileri için çözüm ne olabilir?

Sokak hayvanları için çözüm Türkiye’de bulunamayabilir. Türkiye bundan uzun yıllar önce 80 bin köpeği (İstanbul) Hayırsız Ada’ya bırakılması haberlerini biraz olsun hatırlar. O dönemde köpekler ölmeleri için adaya bırakılmış ve kısa bir süre sonra da beraberinde birbirlerini yiyerek ve açlıktan dolayı ölmüşlerdi. Ancak aradan geçen yıllar içerisinde Türkiye’de ve de İstanbul’da sokak köpeği sayısında rekor bir düzeyde artışlar gündeme geldi ki bugün artık gece saatlerinde sokağa çıkmanın ötesinde gündüz saatlerinde bile bazı köpekler insanlara saldırabiliyor, gerek açlık, gerek hastalıktan insan yaşamını da tehdit eden durumlar görülebiliyor.Sokak Hayvanları: Nasıl Önlemler Alınmalı?

Bunun çözümü ne olacak? Barınaklar yapılamayacak ve buraların sürekliliği sağlanamayacak olduğuna göre bundan sonrası için çözüm bazılarına göre sokak hayvanlarını ‘uyutmak‘ yönteminden geçiyor.

Bazılarına göre ise sokak hayvanlarının ‘uyutulması‘ hiç de doğru olmayan bir plan olurdu. Bu durumda sokak hayvanlarının sayısı gelecek 10 yılda 13-14 milyonun üzerine çıkarsa ne olacak? Bu soruya da kimse yanıt veremiyor ve veremeyecek.

Avrupa’da ve İskandinav ülkelerinde sokak hayvanlarını tek tük görmek mümkün olsa da Türkiye’de sokak hayvanları artık insanlarla beraber yaşıyor, insanlara özel yaşam alanlarına girebiliyor (otobüs, mağaza) ve bu durum hayvanları seven ancak yakınında olmasını istemeyenlerin giderek daha fazla tepkisini çekiyor. Gıda üretiminin olduğu bir ortamda, gıda satışının olduğu bir mağazada bir sokak hayvanının uyuması ve dolaşması sizce ne kadar doğru?




Kategori: