Her insanın belirli bakterilere maruz kalacağı etkileri farklı olabilir. Bazı insanlar bakterilerden daha fazla etkilenirken, bazıları ise daha az etkilenebilirler. İnsanlık tarih boyunca salgın hastalıklarla savaştı ancak bunlardan her zaman bir şekilde çok büyük kayıplar ile bile olsa galip çıktı.
İnsanlar kısa süre içerisinde birçok yeni hastalığın adını öğrendiler ve hastalıkların temeli aslında insanların yaşama başlaması ile birlikte başlamış oldu. Bugün hastalıkların artmasının sebebi hem dış etkenler, hem çevresel nedenler, hem de insan sayısının aşırı derece fazla artması. Dünyada tam 8 milyar insan var ve bu sayı her geçen gün daha fazla artıyor. Çok sayıda insan gelecekte daha fazla problemler ile karşı karşıya kalabilecek olduğunun bile farkında değil.
Bugün son model teknolojik sağlık ekipmanları eğer kimyasal tedaviler olmazsa teşhis koymada yeterli bile olmayabilir.
Çölyak hastalığı nedenleri, ile ilgili yapılan son araştırmalarda bir bakterinin bu sağlık sorununa neden oluyor olabileceği konusunda bazı bilimsel detaylar ortaya çıkardı.
İçindekiler
Avustralyalı bilimadamları araştırdı
Avustralyalı bilimadamlarının yaptığı araştırma sonucunda bazı insanların T hücrelerinden örnekler alındı ve test altına alındı. Test sırasında bazı insanların genetik olarak bu hücrelerinin proteinler ile etkileşimi olduğu, bu durumun ise insan vücudunda bazı sorunlara sebep olabileceği ortaya çıktı.
Bazı insanların genetik olarak bu hastalıkla yüzleşmesinin vücutlarında olan bir bakteriden dolayı olabileceği açıklanırken, kesin olarak bu konunun üzerinde çalışmaların devam etmesi gerektiği açıklandı.
Monash Üniversitesi’nden Dr. Hugh REID, konu ile ilgili vücutta bulunan bazı proteinler ve bakterilerin çölyak hastalığına neden olan sebepler arasında yer alıyor olabilecek olduğunu, ancak bu konu üzerinde durmaya devam etmeleri gerektiğini açıkladı.
Çölyak hastaları belirli gıda ve gıda benzeri ürünlerden uzak durmalı
Çölyak hastaları nasıl beslenmeli? Uzmanlara göre glutensiz olarak bir beslenme düzeni oluşturulmalı ve hastaların kendilerine iyi gelen gıdaları tüketmesi gerekir. Aksi durumda hastaların daha büyük sorunlar ile karşı karşıya kalabilecekleri, bu durumun ise ince bağırsak ve diğer sindirim sistemi problemleri yaşamalarının mümkün olabileceği, bu durumlar ile karşılaşmamak için ise hastaların kendi beslenmelerine son derece dikkat etmeleri gerektiği belirtilir.